Sendikal Mücadelede Yeni Bir
Açılım:
EMEK CEPHESİ
ÖNSÖZ
|
Geçtiğimiz ay BARİKAT'a gönderilen EMEK CEPHESİ başlıklı
sendikal program yazısını, bu konuda duyulan ihtiyacın
yoğunluğundan ötürü 14. sayıda yayınlamıştık. Ekonomik-demokratik
mücadelenin temel sorunlarına çözümler üretmeyi amaçlayan
bu yazı gerçekten de belirli bir ihtiyaca denk düşmektedir.
Bugün, karmaşık bir sürecin içinde yaşıyoruz. Hızla
gelişen bir kaos bütün ülkeyi sarıyor. Politik iktidarların
"yıpranma süreleri"nin olağanüstü derecede
kısaldığı, bütünüyle çıkmaz sokaklardan oluşan bir ortam
hüküm sürmektedir. On yıldır süren kirli savaş, tipik
sömürge savaşlarının bataklığına saplanıp kalmış ve
ortaya devlet açısından bir çözümsüzlük çıkmıştır.
Üstelik bu çözümsüzlük ortamında devlet mekanizmasının
her dişlisi tel tel dökülmüş, korkunç bir çürümüşlük
kokusu her yanı sarmıştır. Devletin niteliği üzerine
Marksist-Leninist tezler, toplumsal yaşamda hiçbir zaman
bu ölçüde doğrulanmış değildir. Bütün TC tarihinde,
halkla, işçi sınıfıyla bu kadar pervasız alay edilmemiş,
kartlar hiç böyle açık oynanmamıştır. Artık ne devlet
yöneticileri ve politik kadrolar, ne de tekelci patronlar
sınıfsal bağlarını gizlememektedirler.
Sürecin bu noktasında ülke gerçekten çok çarpıcı bir
manzara göstermektedir. Bugün Türkiye toprağı, devrimci
iradenin müdahalesine her zamankinden çok daha fazla
ihtiyaç duymaktadır ve üstelik bunun koşulları da geçmişe
oranla çok daha fazla mevcuttur. Devrimci iradenin önemi
kendini bütün yakıcılığıyla duyurmaktadır.
Kendini kitlelerden üretebilen, saman alevi gibi sönmeyen,
etkisini ve niteliğini sürekli yükselten bir devrimci
mücadele, düzenin bugünkü çerçevesine derinlemesine
girerek mevcut durumda büyük değişiklikler yaratabilir.
Temel sorun, kalıcılığıyla güven veren, uzun soluklu
ve uzun soluklu olabilmek için de toprağa kökleriyle
sarılıp kendini yeni güçlerle zenginleştirebilen bir
gücün yaratılmasıdır.
Kök salınacak toprak ise bellidir. Devrimci hareket
ancak işçi sınıfı içinde kendini üretebileceği örgütlülük
biçimlerine sahip olduğunda ve bu örgütlülüğünü sağlıklı
kıldığında kalıcı-dayanaklı bir yapıya ulaşabilecektir.
Ekonomik-demokratik mücadeleye sağlıklı bir bakış açısıyla
yaklaşmak bu açıdan hayati önem taşımaktadır.
EMEK CEPHESİ yaklaşımının tam bu noktada bir programatik
açılım olarak işlevli olduğuna inanıyoruz. Bu yüzden
dergide yayınlanmış olan yazıyı broşür halinde okurlarımıza
sunmayı uygun buluyoruz.
Barikat Yayıncılık
Ocak 1994
DEVAMI
İÇİN TIKLAYINIZ
|