Dostlar Yoldaşlar,
Mahir Arpaçay Yoldaş,
Devrimci Sosyalizmin bayrağını Kürdistan'ın Rojova
parçasında başarıyla dalgalandırarak hayata gözlerini
yumdu. Tarihi bir direnişte, tarihi bir zafere
imza atan devrimci savaşçılardan sadece biriydi
Mahir Arpaçay. O tarihin nasıl yapıldığının bilincine
varmıştı. Oturup seyretmeyi değil, Che Guevera'nın
deyimiyle "tarih sahnesinin bilinçli aktörü"
olmayı seçti.
Devrim şehidimiz Mahir
Arpaçay emekçi bir ailenin ikinci çocuğu olarak
5 Temmuz 1993'te İstanbul'da dünyaya geldi. Oldukça
genç yaşta devrimci düşüncelerle tanıştı. Devrimci
düşüncelerle dünyayı yorumlamayı değil, dünyayı
değiştirmeyi seçti. Bu tercih onu, Rojova'ya IŞİD'e
karşı elde silah savaşmaya götürdü. Çünkü çelişkilerin
çatışmaya dönüştüğü bu savaş cephesi, dünyanın
da kaderinin çizildiği yerdi. Emperyalistlerin
ve işbirlikçilerinin dünyayı istedikleri gibi
biçimlendirme planlarını buradaki direniş bozdu.
Bu savaşta yenilmek, umudun, insanlığın, iyiliğin
yenilmesi demek olacaktı. Mahirler buna izin vermedi,
vermeyecek. Mahir Arpaçay Yoldaşımızın yaşamını
yitirdiği 2 Haziran'dan bu yana, onlarca şehidin
haberi gelmeye devam etti, ediyor.
Savaş sürüyor. Mahir
Arpaçay Yoldaş, bu savaşın en ön mevzisinde yer
aldı. Elinde silahıyla savaşarak şehit düştü.
Tüm insanlığı tehdit eden, kendinden olmayan herkesi
vahşice öldüren, kaçırdığı kadınları pazarlarda
satan IŞİD'e karşı, insanlığı, temizliği, adaleti,
onuru ve umudu savundu. O şimdi Paramaz'ın yanında,
Mahir Çayan'ın, Tamer Arda'nın yanında, Ali İsmail'in,
Ethem Sarısülük'ün yanında, insanlık için savaşmanın,
bu uğurda yaşamını vermenin onurunu yaşayan tüm
şehitlerin yanındaki yerini aldı. Hepimizi gururlandırdı,
onurlandırdı.
Mahir Arpaçay Yoldaş,
sınır tanımayan devrimciliğiyle sadece kardeş
Kürt Halkının yanında olmakla kalmadı, IŞİD zulmüne
uğrayan Arap, Türkmen, Ezidi tüm halkların yanında
oldu.
Onun adı ve anısı,
insanlığın umudu olan tüm şehitler gibi asla unutulmayacak.
Mahirimizi katledenlere tırlar dolusu silah gönderenler
tarihin çöplüğünü boylamaktan asla kurtulamayacak.
Nasıl ki Mahir Arpaçay Yoldaşımızı katledenler
aynı gün içinde hak ettikleri cezayı aldıysa,
onlara sahip çıkanlar da, er ya da geç bunun hesabını
verecekler.
Gururluyuz, çünkü Mahir
gibi bir yoldaşımız var.
Öfkeliyiz, çünkü katil
IŞİD ve onun destekçileri hala insanlığa bela
olmaya devam ediyor.
Umutluyuz, çünkü tüm
katillerin etrafındaki çember daralıyor. Bu çemberi
daraltan, umudumuzu diri tutan Mahir gibi savaşçılarımızdır.
Bu onurlu halk Mahir gibi evlatlar yetiştirdiği
sürece bu dünyanın zalimlere kalmayacağından eminiz.
Şimdi gün, yas tutma günü değil, Mahir Yoldaşımızın
bıraktığı silahı devralmanın günüdür. Şimdi gün,
katillerden hesap sorma günüdür. Şimdi gün, Mahir
kadar güzel bir insanı aramızdan koparanları yerin
yedi kat dibine göndermenin günüdür. Gün, savaşmanın
günüdür.
Mahir Yoldaş! And olsun
ki silahın yerde kalmayacak! And olsun ki mücadelen
durmayacak! And olsun ki bizlere bıraktığın kavga,
zafere ulaşacak!
Bu bir veda değil Mahir
Yoldaş! Devrim sosyalizm kavgasının her cephesinde
yine birlikte olacağız, birlikte savaşacak, birlikte
zaferi göğüsleyeceğiz. Özgürlük için, devrim ve
sosyalizm için verdiğin kavga kavgamızdır, döktüğün
kan kanımızdır, verdiğin can canımızdır.
Adını ve anını, verdiğin
kavgayı tüm Ortadoğu halkları, tüm dünya örnek
alacak. Düşmanlığın değil, kardeşliğin, nefretin
değil, sevginin, sömürünün değil paylaşmanın,
haksızlığın değil adaletin hüküm sürdüğü özgür
bir dünyayı sana ve tüm şehitlerimize armağan
edene değin kavgamız bitmeyecek.
MAHİR ARPAÇAY YOLDAŞ
ÖLÜMSÜZDÜR!
YAŞASIN DEVRİMCİ KURTULUŞ
MÜCADELEMİZ!
YAŞASIN HALKLARIN KARDEŞLİĞİ!
YAŞASIN DEVRİMCİ DAYANIŞMA!
|